Modern hayatta biz kadınlar, toplumdan, aileden ve hatta kendimizden gelen büyük bir baskıyla karşı karşıyayız. Bu baskılardan biri de, saygı görmek ve sevilmek için çekici bir görünüme sahip olma zorunluluğudur. “Çirkin kadınlara hediye verilmez” sözü sadece bir şaka değil, aynı zamanda toplumun kadınları nasıl değerlendirdiğini ve onlara nasıl davrandığını gösteren acı bir gerçektir.
Ben ViVi’yim, küçük yaşlardan beri güzel kadınların her zaman daha fazla ilgi ve ayrıcalık gördüğünü fark ettim. Ben olağanüstü bir güzelliğe sahip bir kadın değilim. Yüzüm geleneksel güzellik standartlarına uymuyor: gözlerim büyük ve yuvarlak değil, ten rengim beyaz ve pürüzsüz değil, vücudum ise ince değil.
Tüm bunlar beni birçok insan için görünmez hale getirdi. Bir odaya girdiğimde kimse fark etmezdi. Ve bu, özsaygımı derinden etkiledi.
1. Çocukluğumdan Beri...
Okul yıllarımı hatırlıyorum; güzel kızlar her zaman erkeklerden özel ilgi görürdü. Dışarı davet edilir, hediyeler alır ve benim hiç yaşamadığım bir ilgiye mazhar olurlardı. Kendimi sık sık görünmez biri gibi hissederdim; her zaman sohbetlerin ve etkinliklerin kıyısında, dışında kalırdım.
Kendimi kanıtlamak için her zaman iyi bir öğrenci olmaya ve birçok okul dışı etkinliğe katılmaya çalıştım. Ama bu çabalarım, dış görünüşümün bıraktığı eksikliği kapatmak için yeterli olmadı.
2. Büyüdüğümde...
Büyüdükçe dünyanın adil olmadığını ve güzelliğin bir kadının başarısını ve mutluluğunu belirleyen unsurlardan biri olduğunu anladım. Görünüşümle takıntılı hale geldim. Kozmetik ürünler, pahalı kıyafetler almak ve çeşitli diyetleri denemek için çok zaman ve para harcadım.
Bir gün güzel olacağımı ve toplum tarafından kabul göreceğimi umuyordum. Ama gerçekte, işler her zaman beklendiğim gibi gitmedi.
İş hayatı da, görünüşe dayalı ayrımcılığı net bir şekilde hissettiğim bir alandı. Çok çalışmama ve işimde pek çok başarı elde etmeme rağmen, güzel meslektaşlarımla kıyaslandığında kendimi değer görmez hissediyordum. Bir keresinde, şirketimiz büyük bir etkinlik düzenlemişti. Sorumlu kişi, şirketi temsil etmesi için benden daha az deneyimi olan güzel bir kadın çalışanı seçmişti. Bu durum beni son derece hayal kırıklığına uğrattı ve özgüvenimi sarstı.
Bu beni hem utanmış hem de hayal kırıklığına uğramış hissettirdi. Acaba sadece dış görünüşüm yüzünden mi görmezden geliniyordum, yoksa çabalarım ve yeteneklerim yeterli değil miydi diye düşündüm.
29 Yaşımda Çirkin Kadınların Hediye Almadığını Fark Ettim
3. Gerçek Hayatta Güzel Olmayan Kadınların Hikâyeleri
Spesifik bir örnek, yakın arkadaşım Alva’nın hikâyesidir. Alva’nın da dikkat çekici bir dış görünüşü yok, ama o çok zeki ve yeteneklidir. Üniversiteden üstün başarıyla mezun olmasına rağmen, uygun bir iş bulmakta oldukça zorlandı. Bir itirafta, Alva onlarca mülakata katıldığını ama hâlâ bir iş teklifi alamadığını söyledi.
Sadece dikkat çekici bir görünüşe sahip olmadığı için küçümsendiğini hissetti. Alva, birçok kez adaletsizlik karşısında pes etme noktasına geldiğini ve özgüvenini kaybettiğini paylaştı.
Başka bir hikâye daha paylaşmıştım...
Sarah da dikkat çekici bir görünüme sahip değil ve sık sık kendine karşı güvensizlik hissediyor. Bana, 25. doğum gününde yakın arkadaş grubunu bir partiye davet ettiğini anlattı. Ancak sadece birkaç kişi geldi, diğerleri ise farklı sebeplerle katılamayacaklarını bildirdiler.
Sarah, gülümsemeye ve üzüntüsünü gizlemeye çalıştı, ama parti sona erdikten sonra gözyaşlarını tutamadı ve kendini son derece yalnız hissetti. Sarah’nın hikâyesi, bu acı deneyimlerde yalnız olmadığımı anlamamı sağladı.
29 Yaşımda Çirkin Kadınların Hediye Almadığını Fark Ettim
4. Yürek Burkan Gerçek...
En yürek burkan deneyimlerden biri, aşkı arama ve aile kurma evresine girdiğimde yaşandı. Pek çok arkadaşım evlenip çocuk sahibi olmuşken, ben hâlâ hayatımın diğer yarısını arıyordum. Birçok ilişkim oldu, ama hepsi hayal kırıklığıyla sonuçlandı. Çoğu zaman sadece dış görünüşüm nedeniyle reddedildiğimi hissettim.
Her seferinde kalbim kırıldı ve aşkta daha da kaybolmuş hissettim.
Ayrıca, insanların birbirini fotoğraflardan yargıladığı çevrim içi arkadaşlık uygulamalarına da katıldım. İyi görünüme sahip insanlar, genellikle birçok buluşma ve arkadaşlık daveti alır. O zamanlar iyi bir izlenim bırakmak için sözlerimle ve davranışlarımla çok uğraşmak zorundaydım. İç güzelliğin önemli olduğunu biliyorum, ama sadece görünüşüm yüzünden reddedilmek çok üzücüydü.
Çirkin kadınlar genellikle hediye almazlar ve bu da onları üzmektedir. Kardeşimin bir keresinde bana şöyle dediğini hatırlıyorum: “Bugünün kızları, güzellerse %50’den fazla başarı şansına sahip.” Burada güzellik, fiziksel güzelliği ifade ediyor.
Güzel ve yetenekli kızların şanslarının ve fırsatlarının dörtte birine sahip olabilmek için, güzel olmayan bir kızın bu fırsatları elde etmek için çok daha fazla çaba harcaması gerekir.
Hayatta kalma ve gelişmenin doğal yasasını kim suçlayabilir ki? Güzellik, insanlar yaşarken, çalışırken ve keyif alırken ulaşmak istedikleri bir hedeftir. Erkekler gözleriyle severken fazla da şaşırmamalı. Güzel kızlardan hoşlanmadığını söyleyen bir erkek, nadir bulunur.
Örneğin, bayramlarda, 12 kızın bulunduğu bir odada... En güzel kız hediyelerle dolup taşar. İnsanlar onu önemsemese bile, hediyeleri önüne yığarlar. Güzel olmayanlar ise yalnız kalır. Öte yandan, çirkin insanlar genellikle güzel insanlardan daha iyi öğrencilerdir.
Üç yaş büyük ablam hayat hakkında şöyle dedi: “Güzel insanlar, güzel insanların işlerini yapar.” Peki ya çirkinsen ne yapmalısın? Sadece ders çalış. Üzüntünü ve aşağılanmanı azaltmak için çalış. Sonra da güzel insanlara göstermek için iyi notlar al! – Ne harika bir söz!
Birçok kişi kendilerinden daha güzel kızları görünce sinirleniyor mu? Yani, sinirleniyorlar ama hiçbir şey yapamıyorlar. Sadece bir seçenek var: Daha güzel değilsen, daha iyi olmalısın. Güzel kızların başarı yolunda mis kokulu çiçekler vardır. Çirkin kızların yolunda ise kağıtlar, gözlükler, kalemler ve notlar… Tüh! Gerçekten üzücü!
29 Yaşımda Çirkin Kadınların Hediye Almadığını Fark Ettim
Özetle
Özetle, güzelliği olmayan kadınlar genellikle hediye almazlar. Peki neden hediyeye ihtiyaç duysunlar? Hediye almayanlar, kendileri gider alır; başkalarının vermesini beklemezler. Ancak artık “rezil olma” korkusuna gerek yok! Sadece bir şans ver. Kaderinle bahis oyna. Neden orada oturup ağlayasın ki, kaderine acıyarak?
Herkesin mutlu olma hakkı vardır. Mesele şu ki, kimse bu hakkı nasıl kullanacağını bilmiyor...
Web sitesi: https://wilimedia.co
Facebook sayfası: https://www.facebook.com/wilimedia.en
E-posta: support@wilimedia.co
